Kendinizi sürekli yorgun hissediyor, kilo vermekte zorlanıyor ya da günlük yaşamınızda sebepsiz yere sinirlenip çarpıntı yaşıyorsanız bu durum tiroid bezi hastalıklarına işaret edebilir. Tırnaklardan, saç tellerine kadar vücuttaki birçok dokuda metabolik aktivitenin gerçekleşmesi için gereken hormonların salgılanmasını sağlayan tiroid bezinin eksik ya da fazla çalışması hayat kalitesini düşürmektedir. Anne karnındaki bebeğin zeka gelişimi açısından da annenin tiroit hormonları büyük önem taşımaktadır. Memorial Ankara Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ethem Turgay Cerit, tiroid hastalıkları ve tedavileri hakkında bilgi verdi:
SEBEPSİZ YORGUNLUK VE ÖFKE NÖBETLERİ
TİROİD HABERCİSİDİR. TİROİD BEZİ:
Vücudun metabolizmasından sorumludur
Tiroit bezi, boynun ön kısmında “Adem elması” denilen kıkırdak çıkıntının hemen altında yer alan, kelebek şeklinde ve yaklaşık 15-20 gram ağırlığında bir bezdir. Vücuttaki birçok metabolik aktivitenin çalışmasını sağlayacak olan hormonları üreten bu bezin her türlü büyümesine ise “Guatr” adı verilmektedir.
Tiroid bezi hastalıkları iki gruba ayrılır
Tiroid bezi hastalıkları genel olarak iki şekilde ortaya çıkmaktadır. Birinci grupta tiroidin az çalıştığı hipotiroidi ve aşırı çalıştığı hipertiroidi gibi fonksiyonel hastalıklar bulunurken, ikinci grupta ise nodüller ve tiroid bezi kanserleri yer alır.
Ülkemizde Haşimoto hastalığına çok sık rastlanıyor
Tiroid bezinin az çalışması anlamına gelen hipotiroidinin iyot eksikliği, otoimmün tiroit bezi iltihaplanmaları (Haşimoto tiroiditi) ve tiroid bezi cerrahisi olmak üzere üç önemli sebebi bulunmaktadır. Bu sebepler arasında ülkemizde en sık Haşimoto hastalığına rastlanmaktadır. Haşimoto hastalığında bağışıklık sistemi sağlıklı tiroid bezi hücrelerine saldırarak, hormon üretiminin bozulmasına neden olmaktadır.
“Anne kız hastalığı” olarak da bilinen Haşimoto’da aile öyküsü önemlidir
Bu hastalıklarda aile öyküsü önemli bir risk faktörüdür. Haşimoto tiroiditi olan kadınların kızlarında da bu hastalığın görülme ihtimalinin yüksek olması nedeniyle “anne kız hastalığı” olarak da bilinir. Bununla birlikte Tip 1 diyabet gibi otoimmün hastalığı olanlarda tiroid bezi hastalığı görülme riski daha fazladır ve bu kişilerin takip edilmesi gerekmektedir.
Mutsuzluk ve yorgunluğun sebebi hipotiroidi olabilir
Hipotiroidi hastalarında halsizlik, yorgunluk, cilt kuruluğu, kilo alımı, ödem, saçlarda kuruma ve dökülme, kaşların dökülmesi, soğuğa tahammülsüzlük, çok üşüme, reflekslerin ve hareketlerin yavaşlaması, kemik ve kas ağrıları, uyuşmalar, tansiyon ve kolesterol yüksekliği, adet düzensizliği, kabızlık, hafıza problemleri, şişkinlik, unutkanlık, depresif belirtiler, isteksizlik, sabah uyanma güçlüğü ile kısırlık gibi belirti ve bulgular görülebilmektedir. Bu etkiler hipotiroidi olanların yaşam kalitesini ciddi oranda düşürür.
Hipertroidi sebeplerine dikkat!
Kanda tiroid hormonlarının fazla bulunmasına tirotoksikoz denir. Hipertiroidi ise tiroid bezinin normalden fazla hormon üretmesi durumudur. Tirotoksikoz sebepleri arasında geçici tiroid bezi iltihaplanmaları (subakut veya sessiz tiroiditler), toksik nodüller ve Graves hastalığı bulunur. Tirotoksikozun ve hipertiroidinin hangi sebepten kaynaklandığı, fizik muayene, ultrason, sintigrafi ve kanda bakılan hormon ile antikor testleriyle belirlenmektedir.
Çarpıntı, ellerde ince titreme, sinirlilik, huzursuzluk, sıcağa tahammülsüzlük, aşırı sıcak basması, iştah artmasına rağmen kilo kaybı, saçların incelmesi, kırılması ve dökülmesi, ishal, gözlerin dışarı doğru çıkması, adet düzensizliği ve kısırlık hipertiroidinin belirtileri arasında yer alır. Bu bulgulara sahip olan kişilerin endokrinoloji uzmanına başvurmaları gerekmektedir.
Tedavi kişiye özel planlanır
Tiroid hastalıklarında fiziki muayene büyük önem taşımaktadır. Hastanın boynunun elle muayene edilmesinin yanı sıra, ultrasonografi, kan testleri, gerektiği durumlarda sintigrafi ve şüpheli nodülü olan hastalarda da ince iğne biyopsisi yapılır. Hipotiroidi ve hipertiroidi hastalıklarının tedavileri kişilere ve hastalık nedenlerine göre farklılık göstermektedir. Hipotiroid hastalığında hormon düzeyi kişinin yaşına, cinsiyetine, gebelik durumuna göre hekim tarafından değerlendirildikten sonra, yetersiz görülmesi durumunda sentetik tiroid hormonu ile takviye tedavisi uygulanır. Hipotiroid hastalarının ilaçlarını aksatmadan her gün kullanması gerektiği unutulmamalıdır. Ağrılı tiroid bezi iltihaplanmalarında iltihap baskılayıcı tedavi uygulanır. Toksik nodül ve Graves hastalığında ise ilaç tedavisi, ameliyat veya radyoaktif iyot (atom) tedavilerinden uygun olanı seçilir.
Tiroid hormonları anne karnındaki bebek için hayati önem taşır
Gebelikte hem hipotiroidi hem de hipertiroidi görülebilmektedir. Gebeliğin ilk 12-13 haftasında özellikle bulantı kusma şikayetleri fazla olan gebelerde gebelik hipertiroidisi görülebilmektedir. Bu durum genellikle geçici olmaktadır. 12-13. haftadan sonra düzelme eğilimi gösterir. Gebelikte başka bir hipertiroidi sebebi ise Graves hastalığıdır. Bunun gebelikte kullanılabilen ilaçlarla tedavi edilmesi gerekmektedir. Gebeliğin 20. haftasına kadar bebeğin tiroid hormonu ihtiyacı anneden karşılanır. Annenin tiroid hormonu düzeylerinin yeterli olması hamilelikte olmazsa olmazlar arasında yer almaktadır. Çünkü, hormonlar bebeğin zeka gelişimi açısından çok büyük önem taşımaktadır. Bu açıdan gebelikte alınan iyot desteğine de gerekli itina gösterilmelidir. Anne adaylarının aksi önerilmedikçe ülkemiz koşullarında günde 100-150 mcg iyot desteği alması önerilmektedir.