FARKINDALIKFİKİR LİDERLERİ DERGİSİİLAÇ ENDÜSTRİSİNADİR HASTALIKLARÖNE ÇIKAN HABERLERSOSYAL SORUMLULUK

“Bizim için her yeni başlayan gün ‘bir hastanın yaşamı için neler yapabiliriz’ düşüncesini ilke edinerek başlar.”

Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Genel Müdürü Derya Köker, ekibiyle birlikte; Alexion AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’nin çözüm ürettiği nadir hastalıkları, Ar-Ge ve klinik araştırma datalarını, farkındalık çalışmalarını ve hedeflerine ilişkin değerlendirmelerini Fikir Liderleri Dergisi ile paylaştı.
Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Genel Müdürü Derya Köker, ekibiyle birlikte; Alexion AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’nin çözüm ürettiği nadir hastalıkları, Ar-Ge ve klinik araştırma datalarını, farkındalık çalışmalarını ve hedeflerine ilişkin değerlendirmelerini Fikir Liderleri Dergisi ile paylaştı.

Alexion,
AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye

Derya Köker
Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Genel Müdürü

“Bizim için her yeni başlayan gün “bir hastanın yaşamı için neler yapabiliriz” düşüncesini ilke edinerek başlar.”
ETİK DEĞERLERİMİZE UYGUN OLARAK YÜKSEK NİTELİKLERE SAHİP EKİBİMİZLE BİRLİKTE NADİR VE YIKICI OLAN HASTALIKLARA YÖNELİK İNOVATİF ÜRÜNLER SUNUYOR, BU HASTALIKLARDAN ETKİLENEN İNSANLARI VE AİLELERİNİ, HAYATLARINI DÖNÜŞTÜRMEYE YARDIMCI OLACAK TEKNOLOJİ VE SAĞLIK HİZMETLERİ İLE DESTEKLİYORUZ.
Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Hematoloji & Nefroloji Ekibi

F. L: Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar nasıl bir organizasyonla ülkemizde faaliyet gösteriyor, sizleri tanıyabilir miyiz?
DERYA KÖKER: Nadir hastalıklar alanında 30 yıldan fazla süredir lider global biyoteknoloji şirketi olarak, 2010 yılından beri, Türkiye’de, nadir görülen hastalıklar alanında hizmet veriyoruz. Etik değerlerimize uygun olarak yüksek niteliklere sahip ekibimizle birlikte nadir ve yıkıcı olan hastalıklara yönelik inovatif ürünler sunuyor, bu hastalıklardan etkilenen insanları ve ailelerini, hayatlarını dönüştürmeye yardımcı olacak teknoloji ve sağlık hizmetleri ile destekliyoruz.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji Bölümü’nden mezun olduktan sonra, Ankara Üniversitesi’nde Farmasötik Yönetimi alanında yüksek lisans yaptım. 2015 yılından beri Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar bünyesinde çalışıyorum. Son sekiz senede şirkette çeşitli sorumluluklar üstlendim. Pazarlama lideri olarak başladığım görevime, kompleman iş birimi direktörü olarak devam ettim ve son olarak da 2018 yılı Ekim ayında genel müdür olarak atandım. İlaç sektöründe 26 yılı aşkın bir deneyimim bulunuyor.

BELMA BOZKURT (Hematoloji & Nefroloji İş Birimi Direktörü): Marmara Üniversitesi İşletme Bölümünü ve Yeditepe Üniversitesi’nde burslu olarak MBA eğitimini onur derecesi ile tamamladım. Profesyonel kariyerime Abdi İbrahim İlaç’ta management trainee olarak başladım, ardından Novo Nordisk firmasında ürün müdürlüğü ve bölgesel ürün müdürlüğü, Merck’te pazarlama müdürlüğü yaparak MS ve endokrin alanında lansman süreçlerine liderlik ettim. Abdi İbrahim İlaç romatoloji iş birim yöneticiliğini takiben Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’ye Hematoloji & Nefroloji İş Birim Direktörü olarak temmuz ayında göreve başladım.

İlaç sektöründe 17 yıldır satış ve pazarlama yönetimi alanında çalışıyorum. On farklı terapötik alanda kazandığım satış, pazarlama tecrübesi ile lansman, CSO, lisansör ilişkileri, orjinal, jenerik moleküller ve biyoteknoloji alanlarında tecrübe kazandım. Nadir hastalıklar alanında çalışarak insanların hayatlarına pozitif dokunuşlarda bulunabilmek, bu görevi severek yapmamın en önemli sebebi.

Dr. OĞUZ YILMAZER (Medikal Direktör): Gülhane Askerî Tıp Akademisi (GATA) mezunuyum. 7 sene hekimlik yaptıktan sonra 2009 yılında Novartis Onkoloji’de MSL olarak sektöre giriş yaptım. Daha sonra Boehringer Ingelheim firmasında medikal müdür olarak çalıştım. 2011 yılında ise AstraZeneca Türkiye’de çalışmaya başladım. Kardiyovasküler, metabolizma, solunum ve onkoloji tedavi alanlarında yine medikal departman içerisinde grup medikal müdür, ülke medikal direktörü, MEA ve uluslararası roller dahil olmak üzere farklı sorumluklar üstlendim.

Dr. GÖKÇE AYDOĞDU (Medikal Direktör Yardımcısı):Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. Mezuniyetimin ardından farklı alanlarda 9 yıllık hekimlik tecrübem sonrasında ilaç endüstrisinde çalışmalarıma devam etmeye karar verdim. 11 yıllık tecrübemde göz, retina hastalıkları ve nefroloji, nöroloji nadir hastalıklar alanlarında çalışmalarımı sürdürdüm. Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Bilim Departmanı’nda medikal direktör yardımcısı olarak çalışıyorum. Bu alanlarda çalışma sürecim boyunca, her yeni güne uyandığımda, bugün nadir hastalıklar ile mücadele eden hangi hastanın hayatını normal sağlıklı bir birey gibi sürdürmesini sağlayabilirim düşüncesi ana misyonum oldu. Bilim departmanı çalışanı olarak ülkemizde nadir hastalıkların farkındalığını artırarak bu alanda çözüm bekleyen hastalara doğru zamanda, doğru tedavilerin ulaştırılmasının önemini özellikle vurgulamak isterim.

Dr. UFUK ÇAKIR (Medikal Direktör Yardımcısı): Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar’da PNH, NMOSD ve metabolizma alanlarından sorumlu medikal direktör yardımcısı olarak çalışıyorum. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum ve aile hekimliği uzmanıyım. Farma sektörüne 2013 yılında Abbott EPD’de kardiyoloji, endokrinoloji, gastroenteroloji ve genel cerrahi alanlarından sorumlu MSL olarak başladım. Alexion’a 9 yıl önce PNH’den sorumlu medikal danışman olarak ekibe katıldım. Alexion’da Diagnostik Servis, GATM, Med-info gibi farklı sorumluluklar üstlendim.

ZEYNEP ÖZCAN (Kıdemli Ürün Müdürü): Orta Doğu Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunuyum. Ardından Barcelona School of Economics’te ekonomi ve finans yüksek lisans programını tamamladım. 2023 yılının mayıs ayında PNH endikasyonundan sorumlu kıdemli ürün müdürü olarak Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’ye katıldım. 10 yıllık ilaç endüstrisi deneyimim öncesinde 1 yıllık bilişim sistemleri alanında tecrübem bulunuyor. İlaç endüstrisinde ağrı, alerji ve metabolik hastalıklar alanlarında pazarlama, stratejik planlama ve satış yöneticiliği gibi rollerde görev aldım.

Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye Hematoloji & Nefroloji ekibi olarak attığımız her adımda sürekli yenilikçi bir yaklaşım sergileyerek nadir hastalıklardan ve yıkıcı sonuçlarından etkilenen hastalara umut olmak için var gücümüzle çalışıyoruz.

Ecz. ERDEM KOLBAKIR (Kıdemli Ürün Müdürü): Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi mezunuyum. Ardından Bilgi Üniversitesi’nde İşletme yüksek lisans programını tamamladım. 2022 yılının temmuz ayında aHÜS endikasyonundan sorumlu kıdemli ürün müdürü olarak Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’ye katıldım. 10 yıllık ilaç endüstrisi deneyimim boyunca onkoloji, hematoloji ve nefroloji tedavi alanlarında pazarlama, satış ve medikal departmanlarda çeşitli roller üstlendim.

ALİ ALTIPARMAK (Bölge Satış Müdürü): Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye’de bölge satış müdürü olarak çalışıyorum. Başkent Üniversitesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği mezunuyum. Farma endüstrisine 2009 yılında Novartis’te kardiyovasküler ve metabolizma alanlarından sorumlu tıbbi mümessil olarak başladım. 2012 yılında Medtronic Medikal şirketinde nöroşirurji ve psikiyatri alanlarından sorumlu satış uzmanı olarak devam ettim. 2014 yılında Alexion ekibine hematoloji ve nefroloji alanlarından sorumlu bölge ünite müdürü olarak başladım. Hala aynı alanlardan sorumlu satış müdürü olarak çalışıyorum.

Nadir Hastalıklar alanında ne gibi bilimsel ve sosyal sorumluluk çalışmalarınız ve iş birlikleriniz var?
DERYA KÖKER:
Nadir görülen hastalıklar ve yıkıcı koşullar altında yaşayan insanlar bizi, tıbbın, teknolojinin ve sağlık hizmetlerinin sınırlarını zorlamaya itiyor. Amacımız, onların hayatını iyi yönde dönüştürmektir. Bunun için de ihtiyacın büyük ölçüde karşılanamadığı ve hastalar ile ailelerine yardım fırsatı bulunan alanlara evrilmeye ve onlara yönelik inovasyon yapmaya devam ediyor ve ürünlerimizi şimdi olduğu gibi 2023 ve sonrasında da Türkiye’de daha fazla hastaya ulaştırmayı hedefliyoruz.

Bilimsel ilerlemeler kaydetme ve hastalar için anlamlı bir etki yaratma yeteneğimiz ile hizmet verdiğimiz hastaları dinleyip anlamamız ve onlara karşılık vermemiz arasında çok yakın bir bağ var. Etik değerlerimize uygun olarak, yüksek niteliklere sahip ekibimizle birlikte yenilikçi ilaçların yanı sıra, nadir ve yıkıcı hastalıklardan etkilenen insanlara ve ailelerine, onların hayatlarını dönüştürmeye yardımcı olacak destekleyici teknolojiler ve sağlık hizmetleri sunuyoruz. Hastalara ve yakınlarına yardım etmek için yorulmadan bakım verenleri dinlemenin, onların hayatlarını anlamanın ve olumlu yönde değiştirmenin bizim de sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Tüm çalışanlarımızın çabaları, hasta grupları, bilimsel topluluklar, sağlık profesyonelleri ve düzenleyici makamlarla kurulan güçlü iş birlikleri olmadan bu becerilerimizi uygulamamız mümkün olmazdı.

Nadir hastalıklar olarak tanımlanan PNH ve aHÜS hastalıklarının tedavisinde geliştirilmiş yenilikçi tedavi ajanına ek olarak, araştırma ve geliştirme çalışmalarımız dahilinde farklı tedavi alanları için de benzer şekilde yenilikçi tedavi seçenekleri üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Tüm dünyada hastaların yaşamlarını sağlıklı bireyler gibi devam ettirebilmelerini sağlamak için geliştirilen yeni tedavi seçenekleri umuyoruz ki yakın gelecekte ülkemize de gelecektir.

Klinik araştırmalarınızdan ve Ar-Ge faaliyetlerinizden rakamsal çıktılarıyla bahsedebilir misiniz? Hastalıkların nadir görülüyor olması, uzmanlık, klinik çalışmalar, tedavi merkezleri, gerekli hasta sayısı ve iş birliği konularındaki eksikliğe; bunlara bağlı olarak yenilikçi yaklaşımların geliştirilmesinde yaşanan sıkıntılara; Ar-Ge çalışmalarında kısıtlara sebep olmaktadır. Halbuki nadir hastalıklar insan genomunun haritalanması ve klonlama gibi çeşitli çığır açıcı yeniliklere vesile olmuştur.

Yaşamı tehdit eden ya da engellilik yaratan nadir hastalıkların teşhisi, önlenmesi ya da tedavisi için kullanılan beşerî tıbbi ürünler “yetim ilaç” olarak adlandırılmaktadır. Bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların Ar-Ge süreçleri oldukça güç, zaman alıcı ve maliyetlidir. Bu nedenle ABD’de ve AB ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de yetim ilaçlara yönelik araştırmaların ve hasta erişim safhalarının önceliklendirilmesine yönelik düzenlemeler yapılması yararlı olacaktır.

İlaç keşfinden, harici ortaklarla iş birliklerine kadar tüm çabalarımızın ardında nadir hastalıkları olan hastaları anlamak yer alıyor. Nadir hastalıklara yönelik, kompleman fizyolojisi gibi karmaşık bir alana öncülük eden çalışmalarımızla başlayan anlayışımızı derinleştirmeye devam ediyoruz. Alexion Ar-Ge çalışmalarında, nadir hastalıklar alanında 30 yılı aşkın liderliğimizi güçlendirmeye ağırlık vermiş durumdayız. Bu bilgi sayesinde inovasyona devam ediyor ve ihtiyaçların karşılanmadığı yeni alanlara açılıyoruz; bu da bize, hastalara ve hasta yakınlarına, hayatlarını en iyi şekilde yaşamaları için yardım etme fırsatı veriyor.

Geliştirme çalışmalarımız, hematoloji, nefroloji, nöroloji, metabolik hastalıklar gibi temel tedavi alanlarına odaklanmaktadır. Klinik faz araştırma programlarımızı komplemanın rol oynadığı yeni tedavi endikasyonlarıyla genişletmek, aynı zamanda temel çalışma alanlarımızdaki iç ve dış gelişim fırsatlarını kullanarak güçlendirmek için çalışıyoruz.

BİLİMSEL İLERLEMELER KAYDETME VE HASTALAR İÇİN ANLAMLI BİR ETKİ YARATMA YETENEĞİMİZ İLE HİZMET VERDİĞİMİZ HASTALARI DİNLEYİP ANLAMAMIZ VE ONLARA KARŞILIK VERMEMİZ ARASINDA ÇOK YAKIN BİR BAĞ VAR. ETİK DEĞERLERİMİZE UYGUN OLARAK, YÜKSEK NİTELİKLERE SAHİP EKİBİMİZLE BİRLİKTE YENİLİKÇİ İLAÇLARIN YANI SIRA, NADİR VE YIKICI HASTALIKLARDAN ETKİLENEN İNSANLARA VE AİLELERİNE, ONLARIN HAYATLARINI DÖNÜŞTÜRMEYE YARDIMCI OLACAK DESTEKLEYİCİ TEKNOLOJİLER VE SAĞLIK HİZMETLERİ SUNUYORUZ.

Paroksismal noktürnal hemoglobinüri (PNH) ve atipik hemolitik üremik sendrom (aHÜS) hastalıkları nasıl hastalıklardır, anlatır mısınız?
Dr. OĞUZ YILMAZER: Paroksismal noktürnal hemoglobinüri (PNH), kırmızı kan hücrelerinin parçalanması, pıhtı oluşumu ve kemik iliği yetmezliği ile karakterize bir hastalıktır. Genellikle 30’lu yaşlarda ve genç erişkinlerde daha sık görülse de hemen hemen bütün yaşlarda görülebilmektedir. Erkek ve kadınları eşit oranda etkileyen bu hastalık, kemik iliğinde yer alan kök hücrenin genetiğinde, sonradan kazanılan (aileden geçmeyen) bir mutasyon sonucu oluşmaktadır. Bu mutasyon nedeniyle, kırmızı kan hücrelerini koruyan bir protein üretilememekte ve kompleman sistemi tarafından vücudun alyuvarlarının parçalanması söz konusu olmaktadır. Belirtileri arasında anemi, bitkinlik, pıhtı oluşumu, nefes darlığı, karın ağrısı, yutma güçlüğü, idrarda kırmızı renk bulunmaktadır.

Atipik hemolitik üremik sendrom (aHÜS), vücudun savunma mekanizmasının kompleman sistemi adı verilen özel bir bölümünün, genellikle kompleman sisteminin normal işleyişindeki genetik bir kusur nedeniyle aşırı aktif olduğu bir hastalıktır. Sağlıklı kişilerde kompleman sistemi her daim aktif durumda olup bu sistem belirli mekanizmalarla kontrol altında tutulmaktadır. aHÜS’te genetik kusur nedeniyle, kontrol mekanizmasının bozulması, ve buna bağlı olarak kompleman sisteminin aşırı aktif hale gelmesi sonucunda vücudun kendi dokularına ve organlarına zarar vermeye başlaması klinik belirtilere neden olur. aHÜS, her yaş grubunda görülebilen, tüm vücut sistemlerini etkileyen, farklı klinik belirtilere neden olan ve ölümcül olabilen bir hastalıktır. Hastalarda en çok böbrek yetmezliği bulguları görülmektedir. Ancak, birçok hasta çoklu organ yetmezliğine bağlı farklı belirtiler sergileyebilir.

PNH ve aHÜS hastalıkları kimlerde görülür? Nedenleri ve belirtileri nelerdir? Ülkemizde ve dünyada görülme oranları nelerdir? Ülkemizde PNH ve aHÜS ile ilgili görülme sıklıkları tanımlanmamıştır. Ancak aHÜS’ün çocuklarda görülme sıklığı yaklaşık milyonda 7 olup nadir hastalıklar grubunda yer almaktadır. PNH’nın görülme sıklığı milyonda 15,9 vakadır.(9)

aHÜS hastaları çok farklı klinik semptomlar sergileyebilmektedir. Çoğunlukla hastalar organ yetmezliği nedeni ile acil tedavi birimlerine başvurduktan sonra yoğun bakım şartlarında izlenmektedir. Böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği, görme kaybı, sindirim sistemi kanaması, solunum sistemi yetmezlikleri ve nörolojik ataklar görülebilmektedir.

PNH semptomları arasında anemi (kansızlık), bitkinlik, pıhtı oluşumu, nefes darlığı, karın ağrısı, yutma güçlüğü, idrarda kırmızı renk bulunmaktadır. Kırmızı kan hücreleri parçalandığı için anemi oluşmaktadır. Bitkinlik, kırmızı kan hücrelerinin parçalanmasına bağlı oluşmakta ve hastaların günlük yaşam aktivitelerini yapamamasına ve yaşam kalitelerinin bozulmasına neden olmaktadır. Hastaların yüzde 17’si bitkinlik nedeni ile işe gidememekte ve çalışamamaktadır. Ayrıca vücudun bütün damarlarında görülebilen pıhtı oluşumları, hayatı tehdit etmekte olup ölümlerin ilk sıradaki nedenidir. Yine kırmızı kan hücrelerinin parçalanmasına bağlı olarak NO düzeyi azalmakta ve düşük NO düzeyi nedeni ile karın ağrısı, yutma güçlüğü ve nefes darlığı oluşabilmektedir. Kırmızı kan hücrelerinin parçalanma ürünleri (hemoglobin) idrara geçerek idrar rengini kırmızı renge çevirmektedir.

Bu hastalıkların tedavi seçenekleri nelerdir? Erken tanının tedavi başarısı açısından önemini anlatır mısınız? aHÜS hastalarında erken tanı ve tedavi organ fonksiyonlarını korumaya yönelik hayat kurtarıcı yaklaşım olarak kabul edilmektedir. Ayırıcı tanı ile ilerlenen klinik yönetimde hastanın tanısı kesinleşinceye kadar destek tedavileri uygulanabilmektedir. Ancak aHÜS tanısı kesinleşen hastalarda hayat kurtarıcı tedavi seçeneği olarak kompleman sistemini baskılayan tedaviler dünyada ve ülkemizde bilim otoriteleri tarafından kabul edilmiş tedavi seçenekleridir.

Günümüzde PNH tedavisinde, kırmızı kan hücrelerinin parçalanmasını önlemek için kompleman sistemini baskılayan tedaviler kullanılmaktadır. Kemik iliği nakli tedavi seçeneklerinden biri olmakla birlikte sadece bazı kısıtlı sayıda ve uygun hastada, özel durumlarda kullanılabilmektedir. PNH hastalarında ayrıca demir, vitamin B12, folik asit gibi destekleyici tedaviler de kullanılabilmektedir. PNH hastalarının erken tanı alması ve tedavi başlanması, hastaların hayatı tehdit edici pıhtı oluşumundan korunması için çok önemli bir yarar sağlamaktadır.

Kısa, orta ve uzun dönem hedeflerinizi anlatır mısınız?
DERYA KÖKER: Nadir hastalıklarla yaşayan insanlara yenilikçi tedavi seçeneklerine erişim sağlamak için son 30 yılda nadir hastalıklar topluluğuyla birlikte başardıklarımızdan son derece gurur duyuyoruz ve bugünü sadece bir başlangıç olarak görüyoruz. Önümüzdeki 30 yıla baktığımızda ise bilimin sınırlarını zorlamaya ve dünya çapında nadir hastalıklara sahip hastalar için yeniliği ve ilaca erişimi hızlandırmaya olan bağlılığımızı sürdürüyoruz.

2020 yılında AstraZeneca’nın Alexion’u satın alması, her iki kuruluş için de yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Hem AstraZeneca hem de Alexion’daki bilim insanları arasında, inovasyonu hızlandırmak ve dünya çapında insanlar için daha fazla inovatif tedavi geliştirmek için Ar-Ge organizasyonlarımız arasında köprüler kurma konusunda büyük bir heyecanımız var.

“2023-2027 Nadir Hastalıklar Sağlık Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nda belirlenen hedef ve faaliyetler kapsamında aşağıdaki konularda biz de Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar olarak paydaşlarımızla iş birliği yapmak isteriz:

✽ Tedavileri üzerinde çalıştığımız nadir hastalıklar için;
☛Hekim ve hasta eğitim modüllerinin hazırlanması ve ilgili kurumlar ile paylaşılması,
☛ Hasta yolculuğunun tanımlanması,
☛ İyileştirilmesi gereken hastane basamaklarının ve süreçlerin tanımlanması,
☛ Uzman merkez listesi oluşturulması,

✽ Ulusal Yetim İlaç Mevzuatı’nın oluşturulmasına katkıda bulunulması,

✽ Tedavileri üzerinde çalıştığımız hastalıkların kayıt çalışmalarının oluşturulmasına destek sağlanması.

Eklemek istedikleriniz? Türkiye’de son yıllarda nadir hastalıkların tanı ve tedavisi için çok olumlu adımlar atıldı, gerekli kurumsal altyapılar oluşturuldu ve öncelikler belirlendi. Tüm paydaşların ortak akılla çalışmasının ve aksiyona geçmesinin çok değerli olduğunu düşünüyoruz. Biz de Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar ekibi olarak, nadir hastalıklardan muzdarip olan hastaların hayatını iyi yönde dönüştürmek için üzerimize düşecek görevlere katkı sağlamaya, insan sağlığı adına her geçen gün daha fazlasını yapmaya daima hazırız.

Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye, öncelikli olarak hastalara hizmet etmeyi her zaman en ön plana almış şekilde çalışmalarına devam etmektedir. Bizim için her yeni başlayan gün “bir hastanın yaşamı için neler yapabiliriz” düşüncesini ilke edinerek başlar. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Alexion, AstraZeneca Nadir Hastalıklar Türkiye olarak, bu bakış açısını ön planda tutacak şekilde çalışmalarımıza devam etmeyi arzu ediyoruz. ⭐️

TR/NP/0034


Referanslar:
1. https://rare-x.org/wp-content/uploads/2022/05/be-counted-052722-WEB.pdf (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 2. https://health.ec.europa.eu/non-communicable-diseases/steering-group/rare- diseases_en; https://www.aifd.org.tr/en/haberler/february-28-rare-disease-day/ (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 3. de Vrueh R BE, de Haan JMH,. Priority Medicines for Europe and the World “A Public Health Approach to Innovation” Background Paper 6.19 Rare Diseases., 2013; Global Genes. RARE Facts 2019. Available from: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC8201697/ (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 4. https://rarediseases.org/wp-content/uploads/2020/11/NRD-2088-Barriers-30-Yr-Survey-Report_FNL-2.pdf (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 5. https://genomemedicine.biomedcentral.com/ articles/10.1186/s13073-022-01026-w (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 6. T.G.N.A. Parliamentary Research Commission Report. March 2020 Available from: https://www.aifd.org.tr/en/haberler/february-28- rare-disease-day/ (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 7. T.G.N.A. Parliamentary Research Commission Report. March 2020 Available from: https://www.aifd.org.tr/en/haberler/february-28-rare-disease-day/ (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 8. https://ec.europa.eu/research-and-innovation/en/horizon-magazine/building-blocks-make-rare-disease-treatments-more-common (Erişim Tarihi: 20.12.2022) 9. Morag G., Therapeutic advances in hematology vol. 8,3 (2017): 119-126.

Yorum yaz