Merck’ten sürdürülebilirlik yolunda  yeni çevreci tasarım!

Dünyanın öncü bilim ve teknoloji şirketlerinden Merck, topluma olumlu katkıda bulunma ve sürdürülebilir bir dünyaya destek olma yolunda bir adım daha attı. Şirket, faaliyet gösterdiği tedavi alanlarının birinde, kullanım sayısı fazla olan ürününün ambalajını %40 küçülttü ve %100 geri dönüştürülebilir şekilde yeniden tasarladı.

“Sürekli iyileştirme” taahhüdünü pekiştiriyor

Daha kolay taşınabilme ve daha az yer kaplama gibi birçok avantaja sahip olan yeni kutu tasarımı sayesinde Merck, hastaların, doktorların ve hemşirelerin konforunu göz önünde bulunduran “sürekli iyiye gitme” taahhüdünü pekiştiriyor.

%40 küçülme sağlayan yeni ambalaj, hem depolamada, hem kliniklerde, hem de evlerde daha az soğuk saklama alanı ihtiyacı yaratıyor. Böylece hastalar ve tedarik zinciri için taşıma kolaylığı yaratmayı hedefliyor.

Boyutları küçültülen yeni ambalajlama, ürünlerin kanıtlanmış etkinliğinde herhangi bir değişikliğe sebep olmadan, daha sürdürülebilir bir dağıtımı mümkün kılıyor.

31 futbol sahasını kaplayacak hacimdeki plastik atığı azaltacak

Yeni kutu tasarımıyla her yıl 180 ton plastik atığı azaltmayı hedefleyen Merck, depolarda %40-55 arası yer tasarrufu sağlayacak. Merck, soğuk zincir ile taşınan ve depolanan ürünün, daha kısıtlı bir alanda daha çok depolanmasına imkan sağlayacak olan yeni ambalajı sayesinde, yıllık karbon ayak izi oranını %33 azaltmayı taahhüt ediyor.

Üç ana hedefe odaklanıyor 

Bilimsel ilerleme ve sorumlu girişimcilik, 66 ülkede 58 bin çalışanıyla Merck’in kurum kültüründe önemli bir rol oynuyor. Bu kültür, herkes için sürdürülebilir bir gelecek yaratılmasında Merck’e yol gösteriyor.

Merck’in, sürdürülebilirlik alanındaki çalışmaları; insan gelişimine adanmışlık, sürdürülebilir değer zincirleri yaratma ve ekolojik ayak izini azaltma olmak üzere üç ana başlıkta toplanıyor. Bu kapsamda Merck, 2030 yılına kadar, doğrudan sera gazından ve enerji alımlarından kaynaklanan emisyonlarını %50 oranında azaltmayı ve satın aldığı elektriğin %80’ini yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı hedefliyor. Tedarik zincirinin yarattığı dolaylı sera gazı emisyonlarını 1.500 metrik kiloton CO₂ kadar azaltmayı planlıyor.

2040 yılına kadar ise, tedarik zincirinin tüm basamaklarında, iklim etkilerini nötrleyerek kaynak kullanımını azaltmayı amaçlıyor.