Kardiyovasküler Akademi Derneği, “HayATIMın HIZI Kontrolümde!” dedi!

Kardiyovasküler Akademi Derneği’nin AstraZeneca Türkiye ve OMRON Healthcare’in koşulsuz desteği ile hayata geçirdiği “HayATIMın HIZI Kontrolümde” projesi kapsamında, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’nde Ankara ve İstanbul’da kurulan sağlık çadırlarında uzman doktorlar ve sağlık çalışanları, 1000’in üzerinde ziyaretçinin tansiyon ve nabız ölçümlerini yaparak ziyaretçilere konuyla ilgili bilgi verdi.

Kardiyovasküler Akademi Derneği, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’nde dünyada önlenebilir ölümlerin en önemli sebebi olan hipertansiyon konusunda farkındalık sağlamak ve son yıllarda ön plana çıkan hipertansiyon hastalarında yüksek kalp atım hızının, kalp hastalığına bağlı ölüm riskini artırdığı bilgisinin önemini vurgulamak amacıyla önemli bir aktivite gerçekleştirdi.

AstraZeneca Türkiye ve OMRON Healthcare’in koşulsuz destekleriyle “HayATIMın HIZI Kontrolümde” projesi kapsamında, Ankara’da Armada AVM otoparkında, İstanbul’da ise Beşiktaş Barbaros Anıtı Meydanı’nda sağlık çadırları kuruldu.  Uzman doktorlar ve sağlık çalışanları, çadırları ziyaret eden 1000’in üzerinde ziyaretçinin nabız ve kan basıncı ölçümlerini yaptı ve ölçüm sonuçlarına göre kendilerini bilgilendirildi. Yapılan tetkiklerde ziyaretçilerin yüzde 30’unda kan basıncı değerleri normal değerlerin üzerinde gözlemlendi.

Dünyada her 4 erkekten biri ve her 5 kadından biri hipertansiyon hastası

Kan basıncının normal değerlerden yüksek olması olarak bilinen hipertansiyon (HT), Dünya Sağlık Örgütü’nün raporlarına göre erken ölümün ve önlenebilir ölümün en önemli nedenlerinden birisi.¹ Yetişkinlerde hipertansiyonun görülme sıklığı, yüzde 30 – 45 civarında. 2015 yılı verilerine göre, her 4 erkekten biri ve her 5 kadından biri hipertansiyon hastası.² Ayrıca hipertansiyon, ilerleyen yaşla birlikte daha yaygın hale geliyor. 60 yaş üstü kişilerde görülme sıklığı yüzde 60’ın üzerine çıkabiliyor. Türk Kardiyoloji Derneği tarafından yapılan TEKHARF çalışmasına göre ise ülkemizde tüm yaş gruplarında kadınlarda kan basıncı erkeklerden daha yüksek. Ayrıca 2018 – 2019 verilerine bakıldığında hipertansiyon kaynaklı ölümlerin kadınlarda daha fazla olduğu görülüyor.³ Bunun yanında farkındalık oranlarına bakıldığı zaman kadınların yaklaşık yüzde 60’ının, erkeklerin ise yaklaşık yüzde 40’ının hastalığının farkında olduğu ortaya çıkıyor. Diğer bir açıdan değerlendirildiğinde hipertansiyonu olan kişilerin ortalama yarısı hastalığının farkında değil.⁴

Hipertansiyonu yıllardır sessiz katil olarak tanımlıyoruz

Kardiyovasküler Akademi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Kozan konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Hipertansiyonu akan kanın damar çevresine yaptığı basınç şeklinde tanımlayabiliriz. Tabii bu basınç ne kadar yüksek olursa damar yapısı o kadar bozuluyor. Hipertansiyonu yıllardır sessiz katil olarak da tanımlıyoruz. Eğer hastalar bu gizli tehdidin farkında olmazsa günün birinde bir beyin kanaması, bir felç tablosu veya damarlarda yırtılma tablosuyla karşımıza gelebiliyor. Çünkü hipertansiyon öyle bir şey ki sessiz seyredip böbreğinizi, gözünüzü, beyninizi ve kalbinizi, dört tane hayati organınızı etkiliyor. Bugün baktığınız zaman diyalize giren hastaların yarısından fazlası hipertansiyona bağlı böbrek sorunu yaşıyor. Kalp yetmezliği olan hastalarımızın yüzde 50’ye yakını hipertansiyon hastaları” dedi.

Bu nedenle tedbirli olmakta ve insanların kan basınçlarını aralıklı olarak ölçtürmesinde yarar olduğunu söyleyen Kozan, “Ciddi problemlerle karşı karşıya kalmamaları için mutlaka toplumumuzun bu konuda uyanık olmasını ve bunun farkında olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Tedavi edilebilir bir hastalık problem haline gelmeden farkında olup en yakın doktora gidip uygun tedaviyi almak gerekir. “HayATIMın HIZI Kontrolümde” projesi kapsamında kurduğumuz çadırları ziyaret edenler, uzman doktorlar tarafından tansiyon ve nabız ölçümleri yapılarak konuyla ilgili bilgilendirildi ve hipertansiyon hastası olduklarını öğrenenler erkenden gerekli önlemleri alma imkanını buldu. Halkımız bu aktivite sayesinde hipertansiyon konusunda önemli bir farkındalık da kazanmış oldu” şeklinde konuştu.

Hipertansiyonun tedavisi konusunda önemli gelişmeler olduğunu ve hastalar için çok fazla tedavi seçeneği bulunduğunu da aktaran Kozan, “Tüm hipertansiyon hastaları için uygulayabileceğimiz değişik tedaviler var. Ancak ilaç tedavisinin yanında kişinin hipertansiyon hastalığının farkındalığıyla tedbirli olması, sağlıklı yaşam koşullarına uyması en önemli konulardan birisi. Ben ilacımı alıyorum, dilediğim gibi yaşarım gibi bir yaklaşım doğru bir yaklaşım değildir. Hem ilacınızı alıp hem de doktorunuzun önerilerine dikkat etmeniz gerekir” dedi.

Referanslar:

1. https://www.who.int/health-topics/hypertension
2. NCD Risk Factor Collaboration. Worldwide trends in blood pressure from 1975 to 2015: a pooled analysis of 1479 population-based measurement studies with 19.1 million participants. Lancet 2017;389:37–55.
3. https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Olum-ve-Olum-Nedeni-Istatistikleri-2019-33710
4. Satman I 1, Beyhan O, Tutuncu Y et al. Twelve-year trends in the prevalence and risk factors of diabetes and prediabetes in Turkish adults. Eur J Epidemiol. 2013 Feb;28(2):169-80.