Fikir Liderleri Dergisi, her sayısında belli aralıklarla ilaç endüstrisinde deneyimli yöneticilerin değerlendirme yazılarına yazılarına yer veriyor. Yayımlanan son sayıdaki konuğumuz Ecz. Çiğdem Şahinbaş Yılmaz, soyadından yola çıkarak ulaştığı farklı bakış açısını ve çıkarımlarını içeren değerlendirmelerini değerli okuyucularımız için kaleme aldı.
“Asker bir babanın çocuğu, 2 senede bir yeni okula, şehre, arkadaşlara, çevreye kendini kabul ettirmek zorunda olan bir kişi olarak “Adapte olmayı ve hayatta kalmayı” çok erken yaşlarda öğrendiğimi söyleyebilirim.”
Yılmazlık, Dayanıklılık
Küllerinden Doğmak
Ecz. Çiğdem Yılmaz
“Yılmazlık, engellerin arasından zarar görmeden sıyrılıp geçmek değil, tüm olumsuzlukları, zorlukları, acıları deneyimlemek, ama daima iş başında olabilmek, iyimser ve işlevsel kalabilmektir.”
Pandemi döneminde bazı kavramlar girdi hayatımıza; bunlardan birisi de VUCA ortamı. Neydi VUCA?.. Volatility (Değişkenlik, oynaklık). Uncertainty (Belirsizlik). Complexity (Karmaşıklık). Ambiguity (Muğlaklık, anlaşılmazlık).
OECD ülkelerinde kişi başına düşen cari sağlık harcamalarına bakıldığında Türkiye, 1.827 dolar ile kişi başı cari sağlık harcaması en düşük olan ülkelerden biridir. Bir diğer önemli gösterge olan sağlık harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki payına bakıldığında, ABD %16,6 ile en yüksek orana sahiptir. Önde gelen diğer ülkelerden Almanya ve Fransa’da bu oran %12 seviyesinin üzerindedir. Diğer yandan %4,3 ile sağlık harcamalarına GSYH’den en düşük payı ayıran Türkiye, %9,3 olan OECD ortalamasının oldukça altında kalmaktadır.
Bu karışık ortamda 2020-2022 arasında %7,9 kutu bazında büyüyen ilaç sektörü 2,83 milyar kutuya ulaşmış ancak değer bazında %1,9 küçülerek 7,7 milyar USD’de kalmış ve bu hali ile de dünya sıralamasında 22. sıraya inmiştir.
Ne olacağını, nasıl olacağını, ne zaman olacağını bilemediğimiz kargaşa durumunda insanlık, sağlık sektörü ve liderler olarak olarak önemli bir kavrama tutunduk: Resilliance; yılmazlık!..
Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüklerinde anlamı, “Yılmazlık (İsim): Yılmaz olma durumu” olarak veriliyor. Bu sözlükte yılmaz (Sıfat) kelimesinin anlamı, “Bir işten gözü korkup vazgeçmeyen, yılmayan” olarak belirtiliyor. Google arama çubuğunda “Sözlük” yazdığınızda etkinleşen Google Türkçe Sözlük’te “Hiçbir şeyden yılmayan, korkup sinmeyen, usanıp bırakmayan (kimse)” şeklinde anlamlandırılıyor.
Yaşam serüveninde önüne çıkan büyük küçük engellerden ve zorluklardan ürkmeyip, korkmayıp, yolunu değiştirmeyip, bunlara meydan okuyan ve üstesinden gelen, kararlılık ve ısrarla yoluna devam eden, böylece amaçlarına ulaşıp başarılı ve yetkin olan insanlara yılmaz, bu niteliğe yılmazlık diyoruz. Yılmazlık, kişilerle sınırlı olmayıp toplumları ve milletleri nitelemek için de kullanılmaktadır. Atatürk, ilk olarak 1927 yılında sözlü olarak sunduğu, Türk İstiklal Savaşı’nı anlatan Nutuk’a, 1919 yılında memleketin durumuna ilişkin şu gerçekleri belirterek başlar (Atatürk, 2010):
☛ Ağır şartları olan bir ateşkes anlaşmasına boyun eğildiği,
☛ Savaş boyunca ulusun yorgun düşmesi ve fakirliği,
☛ Ülkeyi savaşa sokanların kaçmış olduğu,
☛ Saltanat ve hilafet makamındaki padişahın kendini kurtarma derdinde olduğu,
☛ Ordunun elinden silah ve cephanesinin alınmış ve alınmakta olduğu,
☛ İtilaf donanmalarının İstanbul’u, Fransızların Adana’yı, İngilizlerin Urfa, Maraş ve Antep’i, İtalyanların Antalya ve Konya’yı, Yunanlıların İzmir’i işgal ettiği,
☛ Azınlıkların ayaklanma hazırlığı yaptığı…
Türk milleti Atatürk önderliğinde, yenilgi, yorgunluk, sefalet ve tükenmişlik bataklığından bir anda sıyrılmış, silkinmiş, ileri atılmış, destansı bir yılmazlık örneği sergileyerek 3 yıl içinde Kurtuluş Savaşı’nı zaferle sonlandırmıştır (30 Ağustos 1922).
Yılmazlık, engellerin arasından zarar görmeden sıyrılıp geçmek değil, tüm olumsuzlukları, zorlukları, acıları deneyimlemek, ama daima iş başında olabilmek, iyimser ve işlevsel kalabilmektir. Aslında yılmazlığın kendini göstermesi biraz da bu sıkıntıların olmasını gerektirir.
Yaşamımız her zaman dengeli ve düzgün yürümez. Her an çeşitli aksiliklerle, zorluklarla karşılaşmamız olasıdır. Böyle durumlarda ritmimiz bozulur, bazen altüst olur, gergin ve yenilmiş hissederiz. Günlük stres bombardımanı iç ve dış dengemizi bozarken beraberinde hem zorluklar hem de fırsatlar getirir. Bazıları yüksek düzeyde stresle kolayca başa çıkabilir, bazıları çok daha düşük düzeyli stres karşısında pes edebilir, yenik düşebilir. Yılmazlık, zorlu stres çıtalarını aşabilme ve ardından gizli potansiyelin tadına varabilme özelliğidir.
Kendimden bir deneyim paylaşmak isterim; Yıl 2004; birçok global ilaç firmasının ülkemizdeki distribütörü olan bir firmada çalışıyorum. Talidomid etken maddeli ürünün ruhsatını alıyoruz. Pazarlama ve medikal departmanlarını yönetiyorum ben o sıralar. Tüm dünyada “Farmakovijilans” konusunun en önemli örneği olan “Talidomid” adlı ilacın yıllar sonra anti-anjiyojenez özelliği nedeniyle multipl miyelom hastalığında kullanılmaya başladığı ile ilgili yayınlar çıkıyor. Ülkemizin bu konudaki önemli fikir liderleri bir protokol hazırlıyorlar ve biz de firma olarak bu çalışmaya numune desteğinde bulunuyor ve araştırmacıların projeyi tartışmalarını sağlayacağı toplantılara destek oluyoruz.
Bu proje dünyanın 3 farklı ülkesinde daha benzer zamanlarda başlıyor. Etik kurullara başvuruluyor. Diğer üç ülkede birinci yılın sonunda çalışmaya hasta alınmaya başlarken ülkemizdeki çalışma etik kurul onayını alamıyor. Her farklı talebe ilgili hocalarımız yayınlar ile cevap verirken 2,5 yıl sonra etik kurul onayı alınıyor. Bu sırada diğer ülkeler hasta alımını tamamlamışlar ve tedavilerini sonlandırıyorlar. Bu sırada ülkemizde çalışmaya başta dahil olmak isteyen 13 merkezin bir kısmı ilgisini yitirmiş. Fakat çalışmanın baş araştırmacısı ve fikir sahibi hocamız vazgeçmiyor. Tekrar toplantılar ve sadece numune desteği ile tam 4 yıl içinde hasta alımı tamamlanıyor. Sonuçlar diğer ülkelerin sonuçlarının girdiği meta analiz havuzuna ekleniyor; uluslararası pek çok kongre ve konferansta referans gösteriliyor. Çok zorlu geçen bu 4-5 yıllık dönemde tüm zorluklara rağmen vazgeçmeden projeye devam eden sevgili hocamız her anlamda örnek olmuştur bana ve pek çok kişiye.
Bu arada çalışmanın ilk kaydı da clinicaltrials.gov’da benim adıma yapılmıştır. Bu da benim çalışma hayatımda gurur duyduğum önemli işlerimden biridir.
Asker bir babanın çocuğu, 2 senede bir yeni okula, şehre, arkadaşlara, çevreye kendini kabul ettirmek zorunda olan bir kişi olarak “Adapte olmayı ve hayatta kalmayı” çok erken yaşlarda öğrendiğimi söyleyebilirim. Acaba bu yüzden mi soyadım “Şahinbaş”ı “Yılmaz”a evirdim, bilinmez…
“Yaşam öykünüzün nasıl gelişeceğinin belirleyicisi güçlükler değil bu güçlüklere yönelik tepkinizdir.” demiş Dieter F. Uchtdorf. O halde büyük resmi gördüğümüz, akışta kalabildiğimiz bir 2025 diliyorum hepimize. Belli ki en çok ihtiyacımız olan özellik olacak resilliance; “Yılmazlık!..” ⭐️
Kaynaklar
1. IQVIA Türkiye İlaç Pazarı Raporu-2023
2. Dr. Nizamettin Kaya-Netsentez-Kasım
Yorum yaz
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.