İsmet İnce: "Çalışmalarımızı global, inovatif bir sağlık firması olma vizyonuyla sürdürüyoruz" -

Fikir Liderleri Dergisi’nin yeni sayısında ana dosya konusu; “Üretimde Yerelleşme, Bir Üretim ve İhracat Üssü Olarak Türkiye & Dış Pazarlar” konunun tüm paydaşları tarafından büyük ilgiyle karşılandı ve ülkemizde bu alanda faaliyet gösteren en önemli firmaların liderleri konuğumuz oldu. Bu dosya kapsamında konuğumuz olan TRPharm Genel Müdürü İsmet İnce, TRPharm’ın dış pazarlar yaklaşımını ve faaliyetlerini Fikir Liderleri Dergisi okurları için anlattı.

“Türkiye pazarındaki başarılarımızı önce Körfez ülkelerine, ardından Avrupa ve ABD pazarına taşımayı hedefliyoruz. Gelişmekte olan ülkelere know-how aktarımı yapıyoruz.”

Dış Pazarlar
TRPharm

İsmet İnce
TRPharm Genel Müdürü

TRPHARM OLARAK ÇALIŞMALARIMIZI GLOBAL, İNOVATİF BİR SAĞLIK FİRMASI OLMA VİZYONUYLA SÜRDÜRÜYORUZ. TÜRKİYE PAZARINDAKİ BAŞARILARIMIZI ÖNCE KÖRFEZ ÜLKELERİNE, ARDINDAN AVRUPA VE ABD PAZARINA TAŞIMAYI HEDEFLİYORUZ. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE KNOW-HOW AKTARIMI YAPIYORUZ. DÜNYANIN HER YERİNDEN ÇOK SAYIDA PARTNERLE ÇALIŞIYORUZ. KENDİ ÜRÜNLERİMİZİ GELİŞTİRMEK İÇİN FARKLI ŞİRKETLERLE İŞ BİRLİĞİ İÇİNDEYİZ.

F. L: TRPharm’ı tanıyabilir miyiz?
İSMET İNCE: TRPharm, 2013 yılında kuruldu. Türkiye’de doğduk, bugün ürün ve hizmetlerimizi Latin Amerika’dan Kafkas ülkelerine, Balkanlar’dan Kuzey Afrika’ya kadar birçok farklı coğrafyadaki 20’den fazla ülkeye ulaştırıyoruz. Dünyanın her yerinden 50’yi aşkın partnerle çalışıyor, kendi ürünlerimizi geliştiriyoruz. Özellikle onkoloji, hematoloji, immünoloji, metabolizma gibi nadir hastalıklar ve çocuk sağlığı alanlarında orijinal, jenerik, biyobenzer ürünler ve ilaç dışı çözümler sunuyoruz. Kendi ürünlerimizi de geliştiriyoruz. Tedavinin yanı sıra teşhis ve önleme amacıyla da ürün ve hizmetlerimizle hastaların esenliğine odaklanıyoruz. Ürünlerimizi Latin Amerika’dan Kafkas ülkelerine, Balkanlar’dan Kuzey Afrika’ya kadar birçok farklı coğrafyadaki 20’den fazla ülkeye ulaştırıyoruz. İstanbul ve Dubai’den sonra Gana’da da bir ofis açtık.

TRPharm’ın, dış pazarlar çalışma modeli nedir? Belli ülkelerde kendi ekiplerimiz ile ilerlerken bazı ülkelerde yerel partner ve distribütörlerle çalışıyoruz. 20’den fazla ülkede orijinal ve inovatif ürün portföyünü, her ülkenin ihtiyaçlarına göre oluşturuyoruz. Bazı ülkelerde niş, zor bulunan jenerikleri de portföye ekleyebiliyoruz. Gana, Dubai ve İsviçre’de yerel firmalarımız var. Bu ağı 1-2 yıl içerisinde 4 ülke daha ekleyerek genişletecek ve yerel personel istihdamını sağlayacağız. Ürün portföyünü gerektiği ülkede önden ruhsatlayarak ya da öncesinde hasta bazlı temin edebiliyoruz.

Kaç ülkede faaliyet gösteriyorsunuz; hangi ülkelerde stratejik iş birlikleriniz var? GCC dahil 28 ülkede faaliyet gösteriyoruz. Özellikle MENA bölgesinde inovatif ürünlerin haklarına sahip stratejik partner ya da üreticilerle uzun dönemli anlaşmalarımız bulunuyor. TRPharm olarak 2022 yılından bu yana güçlü bir ekip ve distribütörlerimizle Körfez ülkelerinde (Kuveyt, Bahreyn, Uman, Suudi Arabistan, UAE, Katar) yerimizi aldık. Özellikle nadir hastalıklar, pediatrik hematoloji-onkoloji ve immünoloji alanlarında profesyonel ilaç uzmanlığımız, yetkin ticari ve medikal ekiplerimiz bulunuyor. 2022’den bu yana bölgede beş kat büyüdük. Körfez ülkelerindeki hastaları, ailelerini ve tedavi eden hekimleri desteklemeye ve bölgeye yenilikçi tedaviler getirmeye kararlıyız. Körfez ülkeleri dışında da büyümek istiyoruz. Kuzey Afrika’da varlığımızı güçlendirmek için Dubai’den sonra Gana’da da ofis açtık. Latin Amerika pazarına girdik ve burada önemli fırsatlar yakaladık. CIS (Bağımsız Devletler Topluluğu) ülkelerine odaklanarak bu bölgelerde büyümeyi hedefliyoruz. Asya Pasifik bölgesinde Vietnam gibi ülkelere açılmayı planlıyoruz. Avrupa pazarının önemini düşünerek İsviçre’de yakın zamanda bir şirket kurduk.

TÜRKİYE’NİN İLAÇ İHRACAT PERFORMANSI SON YILLARDA İYİLEŞME GÖSTERSE DE HALA BÜYÜME POTANSİYELİ TAM OLARAK DEĞERLENDİRİLEMEMİŞTİR. İHRACAT HACMİ ARTMAKLA BİRLİKTE, TÜRKİYE’NİN GLOBAL PAZARDAKİ PAYI SINIRLIDIR VE İHRACAT, AĞIRLIKLI OLARAK YAKIN COĞRAFYALARA YAPILMAKTADIR. ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ, ÖZELLİKLE BİYOTEKNOLOJİK ÜRÜNLER GİBİ YÜKSEK KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLER AÇISINDAN HENÜZ YETERLİ DEĞİLDİR. BU DURUMUN AŞILMASI İÇİN AR-GE YATIRIMLARININ ARTIRILMASI, İNOVASYONUN DESTEKLENMESİ VE KALİTE STANDARTLARININ YÜKSELTİLMESİ GEREKMEKTEDİR.

Uluslararası İş Birimi Direktörü
Mehmet Beyazyürek

Vizyonunuz nedir? Bu ülkelerdeki operasyonel işleyişinizin nasıl olduğu hakkında bilgi alabilir miyiz? Çalışmalarımızı global, inovatif bir sağlık firması olma vizyonuyla sürdürüyoruz. Türkiye pazarındaki başarılarımızı önce Körfez ülkelerine, ardından Avrupa ve ABD pazarına taşımayı hedefliyoruz. Gelişmekte olan ülkelere know-how aktarımı yapıyoruz. Dünyanın her yerinden çok sayıda partnerle çalışıyoruz. Kendi ürünlerimizi geliştirmek için farklı şirketlerle iş birliği içindeyiz.

GCC dışında aktif olduğumuz ülkelerden potansiyeli yüksek 5 tanesine odaklanıp yerelleşerek, pazara yakın olarak, doğru ürün gamı ile hem kamu hem özel kanallardan onkoloji ve nadir hastalık ürünleri ile farklılaşacağız. Niş jenerik ürün fırsatı görürsek, odağımızı dağıtmadan bunları da gereken yerde pazara sunacağız. Distribütörlerimizle çalıştığımız pazarlardaki etkinliğimizi kilit pazarlarda yerel personellerle desteklemeyi amaçlıyoruz.

Mevcut yıllık hedeflerinizin ya da realizasyonunuzun ne kadarı yurt dışı pazarlardan geliyor ve önümüzdeki 5 yıl içerisinde ne seviyeye getireceğinizi öngörüyorsunuz? Şu an yurt dışı oranımız ciroda %30. 2030 yılına kadar uluslararası pazarlarda 200 milyon Euro ciro hedefimiz var. Stratejik olarak, ürün portföyünüzü çeşitlendirmeyi ve yeni pazarlara girmeyi hedefliyoruz.

Türkiye ekonomisi için ilaçta dış pazar faaliyetlerinin önemi hakkında neler söyleyeceksiniz? Türkiye ekonomisi için ilaç sektörünün dış pazarlarda faaliyet göstermesi, ekonomimizin büyümesine, teknolojik gelişmelere ve sağlık hizmetlerinin kalitesine önemli katkılar sağlamaktadır. İlaç ihracatı, ülkeye döviz kazandırarak ekonomik büyümeyi desteklerken, yerli ilaç sanayisinin güçlenmesine de yardımcı olur.

Türkiye’nin ilaç ihracat performansı son yıllarda iyileşme gösterse de hala büyüme potansiyeli tam olarak değerlendirilememiştir. İhracat hacmi artmakla birlikte, Türkiye’nin global pazardaki payı sınırlıdır ve ihracat, ağırlıklı olarak yakın coğrafyalara yapılmaktadır. Ürün çeşitliliği, özellikle biyoteknolojik ürünler gibi yüksek katma değerli ürünler açısından henüz yeterli değildir. Bu durumun aşılması için Ar-Ge yatırımlarının artırılması, inovasyonun desteklenmesi ve kalite standartlarının yükseltilmesi gerekmektedir.

Dış pazarlarda faaliyet gösteren Türk ilaç firmalarının küresel rekabet gücünü artırması, uluslararası arenada Türkiye’nin prestijini yükseltir. Bu başarı, ekonominin çeşitlenmesine, döviz gelirlerinin artmasına ve yüksek nitelikli iş gücünün gelişmesine katkı sağlar. Ayrıca, ilaç sektöründeki dış pazar faaliyetleri, teknolojik gelişmeleri teşvik ederek ülkemizin bilimsel altyapısının güçlenmesine destek olur. Bu sebeplerle, ilaçta dış pazar faaliyetlerinin desteklenmesi ve teşvik edilmesi, Türkiye’nin ekonomisi ve küresel konumunun güçlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Ülkemizde katma değerli ürün kapsamında ilaç ihracatı konusunda sizce ihtiyaçlar neler, daha farklı neler yapılabilir? Ülkemizde katma değerli ürün kapsamında ilaç ihracatını artırmak için Ar-Ge yatırımlarının artırılması ve üniversite-sanayi iş birliklerinin güçlendirilmesi önemlidir. Düzenleyici çerçevenin güçlendirilmesi, uluslararası standartlara uyum ve güvenilirliği artıracaktır. Kalifiye iş gücü geliştirilerek, özellikle biyoteknoloji ve farmakoloji gibi alanlarda uzmanlaşmış profesyonellere yatırım yapılmalıdır. Güçlü bir uluslararası pazarlama ve marka yönetimi stratejisi ile global pazarlarda rekabetçilik sağlanabilir. Yerel hammadde kaynaklarının etkin kullanımı, maliyetleri düşürerek ithalat bağımlılığını azaltacaktır. Ayrıca, lisanslı üretim ve teknoloji transferi anlaşmaları ile yerli üretim kapasitesi artırılarak, sektörün bilgi ve teknoloji açığı kapatılabilir. Bu adımlar, Türkiye’nin ilaç sektöründe katma değerli ürünlerle global pazarda daha güçlü bir konuma gelmesini sağlayabilir. ⭐️

İsmet İnce: “Çalışmalarımızı global, inovatif bir sağlık firması olma vizyonuyla sürdürüyoruz”

“Türkiye pazarındaki başarılarımızı önce Körfez ülkelerine, ardından Avrupa ve ABD pazarına taşımayı hedefliyoruz. Gelişmekte olan ülkelere know-how aktarımı yapıyoruz.”

Dış Pazarlar
TRPharm

Bunu beğen:

Yorum yaz Yanıtı iptal et

Bunu paylaş:

“Türkiye pazarındaki başarılarımızı önce Körfez ülkelerine, ardından Avrupa ve ABD pazarına taşımayı hedefliyoruz. Gelişmekte olan ülkelere know-how aktarımı yapıyoruz.”

Dış Pazarlar TRPharm

Bunu paylaş:

Bunu beğen:

Benzer Haberler

Abdi İbrahim dünyaya, ekonomiye ve topluma…

Üsküdar Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ‘öğrenci klinikleri’ açıldı

Cengiz Zaim: “2005 yılından bu yana aralıksız olarak Türkiye’nin ilaç ihracat şampiyonları arasındayız”

Yorum yaz Yanıtı iptal et

Dış Pazarlar
TRPharm