İlaç ve sağlık sektörü yayıncılığında önemli bir boşluğu dolduran ve bu alanda çok kısa bir sürede kendisine hatırı sayılır bir yer edinen Fikir Liderleri Dergisi’nin Mart sayısı yayımlandı. Ana dosya konusu Nadir Hastalıklar olan yeni sayıda, TİTCK, TÜBİTAK, AIFD gibi önemli kurumların yöneticileri, hasta derneklerinin ve uzmanlık derneklerinin yöneticileri ve akademisyen hekimlerin yanında Türkiye’de bu alanda faaliyetleri olan ulusal ve global ilaç firmalarının üst düzey yöneticileri de yer aldı.
Özgün içerik ve grafik tasarımının yanı sıra her sayısında ele aldığı konuları hem akademiden hem de endüstriden, alanının en etkin isimleriyle sayfalarına taşımasıyla ve konuları derinlemesine, çok yönlü ele almasıyla dikkat çeken Fikir Liderleri Dergisi, yeni sayısında Bayer Kadın Sağlığı & Pulmoner Hipertansiyon Ekibi Pazarlama Müdürü Ebru Özdemir Borhan’ı konuk etti. “Yıllardır bu alanda yaptığımız farkındalık aktiviteleriyle hastalığın tanı ve tedavi oranlarına katkımız olduğu düşüncesi, profesyonel yaşamda iş ahlakımızı güçlendiriyor” diyen Ebru Özdemir Borhan, Bayer’in kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon farkındalığı çalışmaları ve tanı ve tedavideki rolü hakkında ayrıntılı bilgiler verdi; merak edilen pek çok soruyu yanıtladı. Röportajdan satır başları şöyle:
“KTEPH’in tanısı ve tedavisi ultradisipliner bir bakış açısının yanı sıra uzmanlık bilgisi ve deneyimi gerektiriyor. Böyle bir ekip genellikle bir kalp ve damar cerrahı, bir kardiyolog ve bir göğüs hastalıkları uzmanı, bir yoğun bakım uzmanı, bir radyolog olan KTEPH uzmanlarından oluşur. Tanı konduktan sonra cerrahi, girişimsel ve farmakolojik alanlarda birçok etkili tedavi seçeneği mevcuttur ve bunlar birleştirilebilir. Bununla birlikte, tedavi stratejisinin ultradisipliner uzman bir ekip tarafından kararlaştırılması önemlidir.”
“En önemlisi, doktorların hastalığı bilmeleri ve nefes darlığı gibi spesifik olmayan semptomlar ortaya çıktığında KTEPH olasılığını da göz önünde bulundurmalarıdır. Astım, KOAH veya kalp yetmezliği gibi benzer semptomları olan hastalıklar çok daha yaygındır ve doğal olarak bu semptomlar ilk tanı şüphelerindendir. KTEPH ise bu karıştırılabilir semptomlar yüzünden tanı koyulamayan bir hastalıktır. Bilinmesi gereken önemli bir husus, birçok KTEPH hastasının pulmoner emboli geçmişi olduğudur. Bu tür hastalar, özellikle bir pulmoner emboliden sonra iyileşemediğinde veya tekrar semptomları geliştiğinde dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.”
“KTEPH hastalığı farkındalığının hala istenilen düzeyde olduğunu düşünmüyoruz. Bu konu ile ilgilenen ve bünyesinde göğüs hastalıkları, kardiyoloji, radyoloji, nükleer tıp, yoğun bakım ünitesi ve elbette ameliyatı yapabilecek ve ECMO gibi yardımcı dolaşım destek cihazlarını kullanabilecek kalp ve damar cerrahisi ekiplerini barındıran yeni merkezlerin olması gerekliliğine inanıyoruz. 84 milyonluk nüfusa sahip Türkiye gibi bir coğrafyada bu işe gönül vermiş birden fazla merkezin Türkiye’deki KTEPH hastaları için çok kıymetli olduğunun bilincindeyiz. Yaptığımız tüm bilimsel ve hastalara yönelik farkındalık aktivitelerinde bu gerçeğin altını çizerek vurguluyoruz. Çünkü Bayer Pulmoner Hipertansiyon Ekibi olarak her şeyin hastalar için olduğunu asla unutmuyoruz.”
NE DEDİLER?
PROF. DR. TANKUT AKAY
BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ANKARA HASTANESİ KALP VE DAMAR CERRAHİSİ ANABİLİM DALI
“Kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon (KTEPH); masif, tekrarlayan ve/veya organize olan trombüslerin pulmoner arterleri tıkaması ve damar duvarının yeniden biçimlenmesi sonucunda oluşan prognozu kötü ancak tedavisi mümkün olan tek pulmoner hipertansiyon sınıfıdır. Bu hastalıkta en önemli nokta, farkındalığın artmasıdır. Bu amaç için Bayer Pulmoner Hipertansiyon Grubu ile birlikte yıllardır yapılan farkındalık günleri oldukça ses getirdi. Nefes temalı gruplar ile yapılan konserler, piyano resitalleri, farkındalık için yapılan mini KTEPH kongreleri, bu hastalıktan muzdarip onlarca hasta ile yapılan söyleyişiler, televizyon programları, 5N1K gibi toplumun nabzını tutan programlarda bu konunun uzmanlar ve hastaları biraraya getiren programlarda farkındalığın arttırılmasının yanı sıra NEFES, NEFESSİZ, NEFESSİZSİNİZ olmak üzere üç muhteşem sergi kazandırdı. Bu sergiler, bu konudaki farkındalığı arttırmaya yönelik işlevini sürdürmekte olup binlerce fotoğraf karesi çekilip, titiz bir elemeden sonra 3 önemli fotoğraf kitabı ortaya çıkmış oldu. Yapılan farkındalık sadece yurt içinde sınırlı kalmayıp yurt dışından katılan konuklar ile daha da zenginleşti. Halen içinde olduğumuz pandemi döneminde de hız kesmeden binlerce kişi, bilgisayarları başında izleyici veya katılımcı olarak bizlerle birlikte idi. Bu alana emek vermiş hekimlerin ve bu alanda var olan ve iş birliği yapmış olan tüm derneklerin yoğun desteği ile kronik tromboembolik pulmoner hiper- tansiyon (KTEPH) alanında çok önemli bir farkındalık yaratıldığını düşünüyorum.”
PROF. DR. CİHANGİR KAYMAZ
KARTAL KOŞUYOLU YÜKSEK İHTİSAS EAH KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI
“Ana çatı hastalık olarak pulmoner hipertansiyonun (PH) özellikli alt grupları olan pulmoner arteriyel hipertansiyon (PAH) ve kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyonda (KTEPH) hem hekim hem de hasta düzeyindeki farkındalık seviyesi erken tanı ve doğru takip için çok önemli. Sadece KTEPH’te son 10 yıl içinde yaklaşık %50-60 oranında tanı artışı olduğunu rakamlar ortaya koymaktadır. “SIMURG” çalışmasında %19’larda olan erişkin PH hastalığındaki KTEPH’in sıklığı “EUPHRATES” serisinin en güncel analizinde bu rakam yaklaşık %30’lara tırmanmıştır. Özellikle KTEPH’teki bu tanı oranlarının artışı, farkındalık projelerinin hekim camiasında multidisipliner iş birliğiyle getirdiği katkıların bir sonucu olarak düşünülmelidir. KOAH gibi sağ kalp yetersizliği gibi geniş yelpazeli hastalıkların arkasında KTEPH ve PH’nin diğer alt gruplarının olduğunu, artan farkındalık bize öğretmiştir. Bu farkındalık katkısının önümüzdeki yıllarda KTEPH gibi cerrahi olarak tamamen tedavisi mümkün olan bir hastalık grubunda büyük yararlar sağlayacağını ve tanıdaki artış hızının devam edeceğini düşünmekteyim. Dünyada KTEPH’te endikasyonu ve geri ödemesi bulunan yegane ilaç riociguatın üreticisi olan Bayer, farkındalık projelerinin ana sponsoru konumundadır. 2019 yılında PAH endikasyonunda da aldıkları geri ödemeyle beraber hem PAH hem de KTEPH alanına verdiği katkılardan dolayı Bayer’e müteşekkiriz.”
DOÇ. DR. NESRİN ÖCAL
SBÜ GÜLHANE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI ANABİLİM DALI
“Akciğerin ana atar damarında kronik pıhtıların oluşturduğu tıkanmaya bağlı gelişen yüksek damar basıncı sonucu ortaya çıkan KTEPH, hastanın kardiyopulmoner kapasitesini etkileyen bir hastalıktır. Ancak hastaların pek çoğunun zamanında tanı almadığı üzücü bir gerçektir. Doğru tanı ve tedavi ile ise bir hastanın tüm yaşamı değişebilir. Bu açıdan hem toplumun hem de hekimlerin KTEPH hastalığı ile ilgili farkındalık düzeylerinin artması çok önemlidir. Bayer Pulmoner Hipertansiyon Grubu, KTEPH farkındalık günleri gibi toplumsal iletişim araçlarını iyi kullanarak bu farkındalık düzeyinin artması için büyük katkılar sağlamaktadır. KTEPH konusunda yapılan bilimsel ve sosyal faaliyetler ile gün geçtikçe daha fazla hekim bu konuya yönelmekte ve hastaların tanı alma süreçleri kısalmaktadır. Bu konudaki faaliyetleri için Bayer yöneticilerine teşekkür ediyorum.”
Bayer Kadın Sağlığı & Pulmoner Hipertansiyon Ekibi Pazarlama Müdürü Ebru Özdemir Borhan’ın röportajını ve Fikir Liderleri Dergisi‘nin tamamını okumak için; etik değerlerine, kanunlara ve uyum kurallarına sıkı sıkıya bağlı hareket eden Fikir Liderleri Dergisi’nin ücretsiz abonelik linkinden, önce kayıt olup sonra giriş yapabilir; aynı zamanda daha önce yayımlanmış tüm sayılarına da ulaşabilirsiniz.
Fikir Liderleri Dergisi 3 ayda bir yayımlanıyor ve tamamı sadece hekimler ile sağlık profesyonellerine ve bürokratlarına ücretsiz ulaştırılıyor.
Yorum yaz
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.